ARKAPLAN RENGİNİ SİZ SEÇİN...

dostumvar

BEN AFGANLI BİR ÇOCUĞUM

 

Ben Afganli bir çocugum...


Ben Afganli bir çocugum... Babam yok benim, attaya gitmis, tuhaf oysa ben elinde kalesnikofla gittigini gördüm. Dedeme soruyorum "Dede babam nerede?" "Yarin gelecek" diyor. Gelecegi falan yok biliyorum, üzerine ya bomba düsmüstür yahut baska bir sey. Ona ne oldugunu keske bilseydim.

Dün arkadasimla oyun oynuyorduk, annem "Hemen eve kos" dedi. Tamda oyunun en güzel yerindeydik. Tahtadan bir ata biniyorduk. Gök yüzünden agzinda ates olan bir kus gelecek mis. Annem öyle söyledi. Gök yüzünden agzinda atesle gelen kusu, dedem de anlatmisti. Gerçi annem benim bombayi anlamayacagimi sanip böyle söyledi biliyorum. Dedemin anlattigi, Fil suresiydi. Agzinda kizgin taslar bulunan kuslar Ebrehe'yi vuruyordu. "Anne biz Ebrehe'nin çocuklari degiliz, agzinda ates olan kuslar niçin bizi vursun? Korkma anne o kuslar bizi degil Ebrehe'yi vuracak. Allah'im ben Afganli bir çocugum, niçin bana Ebrehe'ye gönderdigin kuslardan gönderiyorsun?"

Anneme söylemiyorum ama geceleri çok korkuyorum. Gece olunca, sesler daha bir büyüyor sanki. Kocaman kuslar uçuyor havada. Patlama sesleri geliyor. Yorgani kafama çekip iyice büzülüyorum. Allah'im ben Afganli bir çocugum, benim üzerime bomba düsmesin. Ben Ebrehe'nin torunu degilim. Ben kuru ekmek yiyen kadinin ogluyum. Ben Afganli bir çocugum, korktugum için aglamam gerekirdi fakat titremekten aglamak aklima bile gelmiyor. Gözümdeki yas daha yanagima dokunmadan orada yanacak diye korkuyorum. Bomba düsünce acaba yanacak miyim yoksa parçalanacak miyim diye merak ediyorum en çok. Memleketimde daha önceleri bir deprem olmustu, evler yikilinca altinda insanlar kaliyor ölüyorlar. Bomba düsünce de ayni sekilde yikiliyor evler.

Dedem namazdan sonra uzun uzun dua ediyor. Yanina gidip onu dinliyorum. "Ya Rabbi, bizi bagisla, bizi koru, bizi kafirlere karsi rezil rüsva etme" diyor. Namazdan sonra dedeme sordum, "Dede bize hiç yardim eden olmuyor mu?" dedim. "Oluyor yavrum" dedi. "Dünyada baska Müslümanlar da var. Onlar bize yardim ediyorlar". "Nasil yardim ediyorlar dede?" "Biz onlara böyle zamanlarda, eskiden yardim etmistik. Onlarda bize yardim edecekler." Dedeme sordum, "Dede kime yardim etmistiniz, nasil yardim etmistiniz?" Dedem seccadesinden kalkmadan anlatmaya basladi. "Osmanli'nin son günleriydi, bütün kafirler Osmanli'nin elinde kalan son topraklara saldirmis ve isgal etmislerdi. Ben o zamanlar gençtim, ablam yeni evlenmis evden uçup gitmisti. Babam agliyordu, Osmanli elden gidiyor diye. Ablam, kendine mehir olarak verilen bileziklerini çikarip verdi babama. Baba gönder bunlari Osmanli yasasin dedi. Annem, koynundan çikardigi ufak bir altini verdi, babam kurak topraklardan elle biricik biricik topladigimiz bugdayimizi satti. Hepsini gönderdik, son umudumuz yasasin diye." Ben Afganli bir çocugum, tarihten anlamam ama ben arkadasima yardim ettigimde arkadasim da bana yardim eder. Demek ki bu gün onlar da bizi yardima gelecekler.

Ben askerleri severim bilir misiniz? Sira sira yürürler, kocaman kocaman tüfekleri, dev gibi tanklari var. Onlar geçerken ben seviniyorum. Geçen gün ne konustuklarini anlamadigim ve kiyafetlerini tanimadigim bir sürü asker geçti köyümüzden. Dedem dedi ki, "Bak su arkadaki kara yagiz askerler, Anadolu'nun Mehmetçikleri. Biz onlara yardim etmistik." "Bize yardima mi geldiler dede? dedim. Dedem egildi bana simsiki sarildi ve çocuk gibi agladi. Tuhaf, ben Afganli bir çocugum ve dedemin neden agladigini anlamadim. Bize yardima geldiler iste, dedem neden agliyor simdi? Agzinda ates olan kuslardan Allah onlari korusun. Dedem, "Agzinda ates olan kuslar, onlarla beraber giden askerlerin oglum" dedi. Sasirdim niçin Ebrehe'nin askerleriyle gidiyorlar peki? Ben Afganli bir çocugum, her çocuk gibi pek çok seyi merak ediyorum. Keske dedem bana Fil suresini ögretmeseydi.

Bu gün arkadasim bir füzeye el salladi. Ben de el salladim. Ardindan, "Hey füze nereye böyle?" diye bagirdik. Füzelerin dilleri yokmus ama akilliymislar, dedem öyle söyledi. Nereyi vuracagini iyi bilir mis. Inanmiyorum dedeme, üç gün önce arkadasimi vurdu o füzelerden biri. Akilli olsa çocuklari vurur muydu? "Füzeler çocuklari vurmaz degil mi dede?" "Evet oglum". "Peki füzeler akli kimden aliyor dede?" "Seytandan oglum seytandan." Havada süzülen füzeleri bazen öyle severim ki anlatamam. Bundan sonra sevmeyecegim. Sadece korkuyorum. Annem kendi korkarken bana, "Korkma kinali kuzum, bombalarin üzerinde cennetin anahtari var, onlar bizim evimize düsünce anahtari alip cennete gidecegiz" der. "Cennet nasil bir yer anne?" "Cennet güzel yavrum." "Afgan daglari da güzel anne, daha bir kus bile yakalamadan cennette ne yaparim ben?" "Cennetteki bombalar da çocuklari öldürür mü anne?" "Hayir yavrum, cennette bomba olmaz." "Ama anne, senin yanin benim için cennet, burada bombalar var, mutlaka orada da vardir." Ben Afganli bir çocugum, cennette de bombalarin olduguna inaniyorum.

Ben Afganli bir çocugum, plastik bir dügmenin ucunda hayatim. Amerikali komutan oraya basinca uçarmis füzeler. Çok uçaklar gördüm ben, önce evlerimizi yikip ardindan yardim attilar. Bombalarin açtigi çukurlarda kaldi attiklari yardim, kimse inip almadi. "Dede karnim acikti, bana sunlardan yemek alsana" dedim. "Açliktan öl yavrum" dedi. "Dede açliktan ölmesek de açligi yesek olmaz mi?" Ben Afganli bir çocuk, sesimi duyan çocuklar olmali baska yerlerde. Burada savas denen bir sey var çocuklar, gök yüzünden bombalar, daglardan askerler geliyor üzerime dogru. Bazen korkuyorum bazen ne olacak canim ben onlara bir sey yapmadim ki niye onlar bana bir sey yapsinlar diyorum. Babam da onlara bir sey yapmamisti, babam Afganli bir adam, ekmegi için ter dökerdi. Unutma babacigim aksama gelirken seker getir derdim ona. Yani öylesine bir adamdi. Ben Afganli bir çocugum, evimin önünden dünya milletlerini seyrediyorum, yamyam gibiler. Az ötede durmus dis biliyorlar. Halbuki ben kuru ekmek yiyen bir kadinin ogluyum.

 
Facebook'ta Paylaş
dostumvar anasayfa Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol